Hakkımızda

Avukat Mehmet Genç

İstanbul Barosu'na kayıtlı olan Avukat Mehmet Genç, mezun olduğu tarihten bu yana avukatlık mesleğini aralıksız olarak sürdürmektedir. İstanbul Barosu bünyesinde kurduğu avukatlık bürosuyla Ceza Hukuku, Miras Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Bilişim Hukuku başta olmak üzere birçok hukuk alanında avukatlık faaliyeti göstermektedir.

Devamını Oku
Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu ve Cezası

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Nedir? (TCK 119)

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, bireylerin toplumun düzenini sağlamak ve ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sunulan kamu hizmetlerinden yararlanmalarının, cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla engellenmesi durumunda ortaya çıkan bir suç türüdür. Bu suç, Türk Ceza Kanunu'nun "Hürriyete Karşı Suçlar" bölümünde düzenlenmiştir.

Kamu hizmetleri, devlet veya kamu kurumları tarafından toplumun çeşitli ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sunulan hizmetlerdir. Eğitim, sağlık, adalet, güvenlik, ulaşım gibi birçok alanda kamu hizmetleri sunulmaktadır. Bu hizmetlerin her birey tarafından eşit şekilde kullanılabilmesi ve kamu düzeninin sağlanabilmesi için kamu hizmetlerinden yararlanma hakkı önemlidir.

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, bu hakkın keyfi bir şekilde engellenmesini ve sınırlanmasını ifade eder. Bu suç, çeşitli şekillerde işlenebilir. Örneğin, bir kamu faaliyetinin yürütülmesinin engellenmesi, kamu kurumlarının normal işleyişinin sekteye uğratılması suç teşkil eder. Bireylerin kamu hizmetlerinden yararlanmasının engellenmesi de aynı şekilde suçun bir başka şeklidir.

Bu suçun işlenmesi, cebir veya tehdit kullanılarak gerçekleşebilir. Bireylerin zorla, şiddet kullanılarak ya da tehdit edilerek kamu hizmetlerinden yararlanmaları engellenirse, bu suçun işlendiği söylenebilir. Ayrıca, hukuka aykırı başka bir davranışla da kamu hizmetlerinden yararlanma hakkı engellenebilir. Örneğin, sahte belge düzenlenerek veya usulsüz işlemlerle bireylerin kamu hizmetlerine erişimi engellenebilir.

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, toplum düzeninin ve bireylerin haklarının korunması açısından önemlidir. Her bireyin eşit bir şekilde kamu hizmetlerinden yararlanma hakkına sahip olması, demokratik bir toplumun temel prensiplerinden biridir. Bu nedenle, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, hukukun üstünlüğünü ve adaleti sağlamak amacıyla cezai yaptırımlara tabi tutulmaktadır.

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, toplumsal düzenin ve adaletin sağlanması için önemli bir suç türüdür. Bu suçun önlenmesi ve etkili bir şekilde cezalandırılması, kamu hizmetlerinin adil ve eşit şekilde sunulmasını sağlayarak toplumun refahını ve güvenliğini artırır.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunun Unsurları

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, kişilerin kamu hizmetlerinden yararlanma haklarını keyfi şekilde engellemek veya sınırlamak amacıyla gerçekleştirilen bir suçtur. Bu suçun nitelikli halleri, daha ağır cezaları gerektiren durumları ifade etmektedir. Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) belirtilen bazı nitelikli haller vardır ve bu hallerde suçun işlenmesi durumunda cezanın artırılması söz konusudur.

İlk olarak, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçunun silahla işlenmesi durumu söz konusudur. TCK'nın 119/1-a maddesine göre, suçun işlenmesi sırasında failin silah kullanması halinde ceza bir kat artırılır. Bu durum, suçun daha ciddi bir şekilde işlendiğini ve toplumda daha fazla tehlike oluşturduğunu göstermektedir.

İkinci olarak, suçun işlenmesi sırasında failin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle, imzasız mektupla veya özel işaretlerle suçu gerçekleştirmesi durumunda da ceza bir kat artırılır (TCK m.119/1-b). Bu durumda, failin kimliğini gizleyerek suçu işlemesi ve kamu hizmetlerinden yararlanma hakkını engellemesi suçunun daha ağır bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir.

Üçüncü olarak, suçun birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi durumu da nitelikli haller arasında yer almaktadır (TCK m.119/1-c). Birden fazla kişi tarafından işlenen suç, daha organize bir şekilde gerçekleştirildiği için daha fazla tehlike oluşturabilir ve toplumda daha büyük bir zarara neden olabilir. Bu nedenle, suçun birden fazla kişi tarafından işlenmesi halinde ceza da bir kat artırılır.

Ayrıca, suçun var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi durumunda da ceza bir kat artırılır (TCK m.119/1-d). Suç örgütlerinin gücünü kullanarak kamu hizmetlerinden yararlanma hakkını engellemek, suçun daha organize ve tehlikeli bir şekilde gerçekleştirildiğini gösterir.

Bununla birlikte, kamu görevinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması suretiyle suçun işlenmesi halinde de ceza bir kat artırılır (TCK m.119/1-e). Kamu görevlilerinin sahip oldukları yetkileri kötüye kullanarak kamu hizmetlerinden yararlanma hakkını engellemeleri, suçun daha ağır bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir.

Son olarak, bu suçların işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır (TCK m.119/2). Yani, kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu sırasında kasten yaralama sonucu ortaya çıkarsa, fail aynı zamanda kasten yaralama suçundan da sorumlu tutulur ve bu suça ilişkin ceza hükümleri uygulanır.

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, toplumun düzenini ve kamu düzenini tehdit eden ciddi bir suçtur. Nitelikli halleri ise suçun daha ağır bir şekilde işlendiği durumları ifade eder. Bu nitelikli hallerin cezalarının artırılması, suçun caydırıcılığını artırmak ve toplum düzenini korumak amacıyla önemlidir.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunun Cezası

Türk Ceza Kanunu’nun 113. Maddesinde kıymetli evrakta sahtecilik suçu düzenlenmiştir. Buna göre:

Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;

  • Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
  • Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına, engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunun Para Cezasına Çevrilmesi

Adli para cezası, mahkeme tarafından, failin bir miktar parayı devlet hazinesine ödemesine karar verilmesidir. Adli para cezasına çevirme yalnızca kısa süreli hapis cezalarında uygulama alanı bulabilecektir. Hükmedilen hapis cezasının para cezasına çevrilebilmesi için verilen cezanın 1 yıl veya daha altında bir hapis cezası olması gereklidir. Adli para cezası tek başına veyahut hapis cezası ile birlikte uygulanan bir yaptırım türüdür. Kamu hizmetinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu nedeniyle TCK m.113 gereği alt sınırdan hükmedilen hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Zamanaşımı

Zamanaşımı, davanın belli bir süre içerisinde açılması veya açılmış olan bir davanın kanuni olarak belirlenmiş süresi içerisinde sonuçlandırılmaması durumunda davanın düşmesine sebep olan kurumdur. Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu yargılamalarında olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suç, bu zamanaşımı süreleri içerisinde her zaman soruşturulabilir, bu zamanaşımı süreleri geçtikten sonra soruşturma yapılamaz.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

CMK'nın 231. maddesi gereğince, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için, sanığın kişiliği, yaşayışı, iş ve güç durumu, suçun işleniş biçimi, suçun işlenişindeki amaç ve saikler, suçun işlenişindeki öğretiler, sanığın duruşmadaki tutumu, mağdur zararının durumu, kamu yararının gerektirdiği diğer sebeplerin değerlendirilmesi sonucunda, sanığın suç işlemeyeceğine ve toplum için zararlı bir unsur olmadığına kanaat getirilmesi gerekmektedir.  

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinde, mahkeme, sanığa belirli bir süre boyunca suçunu ceza evinde değil toplum içinde çekmesi için zaman verir. Bu süre içinde, sanık yeniden bir suç işlemezse, mahkeme kararı gereği cezasız kalır. Ancak, sanık bu süre içinde yeni bir suç işlerse, tüm cezalar uygulanır.  

HAGB kararı sanığa verilen ceza, 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise verilebilir. Bu durumda gerekli olan koşulların da sağlanması halinde verilecek hükmün açıklanmasının 5 yıl süreyle geriye bırakılmasına hükmün açıklanmasının geri bırakılması denir. 

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, 2 yıl ve altındaki hapis cezası hükümlerinin infazını engellemektedir. Kamu hizmetinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilmesi mümkündür.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunda Etkin Pişmanlık

Etkin pişmanlık Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen ve failin hiç ceza almamasına ya da aldığı cezada indirim yapılmasına yol açan düzenlemedir. Buna göre fail mağdura karşı yaratmış olduğu zarardan pişmanlık duyarak zararı gidermeye yönelik hareket ederse bu durumda etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilecektir. 

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Şikayet Süresi

Türk Ceza Kanunu'nda yer alan suçlardan bazıları şikayete tabidir. Ancak Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu şikayete tabi değildir ve savcılık tarafından kendiliğinden soruşturma başlatılacaktır. Suçtan mağdur olan kişi, yargılama aşamasında şikayetçi olmadığını belirtse bile davaya veya failin cezasına bir etkisi olmayacaktır. 

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunda Şikayeten Vazgeçme

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu TCK'da şikayete tabi suçlar kapsamında yer almamaktadır. Dolayısıyla, suçun işlenmesi durumunda savcılık tarafından resen soruşturma yapılır ve mahkeme tarafından resen kovuşturma yapılır. Bu sebeple mağdurun veya müştekinin şikayetten vazgeçmesi halinde dava düşmeyecektir.  

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunda Uzlaşma

Uzlaştırma kurumu, mahkemelerin iş yükünü azaltmak ve tarafların uzun dava süreçlerinde hak kaybı yaşamalarını önlemek amacıyla oluşturulmuştur. Uzlaştırma, soruşturma ve kovuşturma aşamalarına alternatif bir yol sağlar. Bu yöntemde, suç mağduru veya zarar göreni ile fail, uzlaştırma kurumunun atadığı uzlaştırmacı eşliğinde görüşür ve ihtilafı sona erdirir. Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçunda Görevli Mahkeme

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu için yargılama yapmakla görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.

Sık Sorulan Sorular

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Nedir?

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, bireylerin kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının keyfi bir şekilde engellenmesi durumunda ortaya çıkan bir suçtur. Bu suç, cebir, tehdit veya hukuka aykırı davranışlarla kamu hizmetlerinin yürütülmesinin veya bireylerin bu hizmetlerden yararlanmasının engellenmesini ifade eder. Kamu düzeninin korunması ve eşitlik ilkesinin sağlanması amacıyla cezai yaptırımlara tabi tutulan bir suçtur.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Kaç Yıl?

  • Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;
  • Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
  • Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına, engel olunması hâlinde, fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Uzlaşmaya Tabii Mi?

Uzlaştırma kurumu, mahkemelerin iş yükünü azaltmak ve tarafların uzun dava süreçlerinde hak kaybı yaşamalarını önlemek amacıyla oluşturulmuştur. Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu, uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Suçu Şikayete Bağlı Mıdır?

Kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçu TCK'da şikayete tabi suçlar kapsamında yer almamaktadır. Dolayısıyla, suçun işlenmesi durumunda savcılık tarafından resen soruşturma yapılır ve mahkeme tarafından resen kovuşturma yapılır.

Kamu Hizmetlerinden Yararlanma Hakkının Engellenmesi Yargıtay Kararları

Yargıtay 4. Ceza Dairesi - Karar: 2015/37055

Erbaa-Ayvacık arasında sefer yapan feribotta çalışan sanığın, husumetli olduğu katılanların hastaneye gitmek üzere feribota binmek istemesi üzerine, “ben burda olduğum zaman bu feribota binmeyeceksiniz” diyerek katılanları tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, sanığın eyleminin TCK’nın 113/1. maddesinde düzenlenen (kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi) suçu oluşturup oluşturmadığı hususunda, delilleri tartışma ve değerlendirme görevinin üst dereceli asliye ceza mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay 4. Ceza dairesi - Karar: 2015/37055).

Yargıtay 8. Ceza Dairesi -Karar: 2019/6006

TCK’nın 265. maddesinde yer alan görevi yaptırmamak için direnme ve TCK’nın 113. maddesinde kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi suçlarının somut olay bakımından unsurlarının değerlendirilmesinde; TCK’nın 265. maddesinin kamu idaresinin güvenilirliğine ve işleyişine karşı suçlar kısmında, TCK’nın 113. maddesinin ise hürriyete karşı suçlar kısmında düzenlendiği, ancak her iki suçta da korunan hukuki yararın başında kamu idaresi organlarının faaliyetlerini etkin, hızlı ve zararsız bir şekilde yerine getirebilmesi, kamu faaliyetinin yürütülmesi olduğu, suçun kanuni unsurlarının kamu görevlisi olan veya TCK’nın 6. maddesi gereğince kamu görevlisi sayılan kişilerin yürüttükleri kamu faaliyeti veya kamu görevinin yerine getirilmesini engellemek amacıyla cebir veya tehditin uygulanması gerektiği, TCK’nın 113. maddesinde kanun koyucunun bu iki unsura ek olarak hukuka aykırı bir davranış kavramını da dahil ettiği gerek doktrin gerekse yargı kararlarıyla belirlenmiştir.

Bu açıklamalar ışığında; oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın güzergah ve yolcu alma hususunda daha önce Erciş Belediyesi şoförleri ile tartıştığı, olay günü de Erciş Belediyesinde şoför olan şikayetçi sanık …‘ın, sevk ve idaresinde bulunan belediye otobüsünün sanayi kavşağı civarında yolcu almak için durduğu esnada sanığın otobüsün arka kapısından binerek ‘‘buradan yolcu alamayacaksınız’’ diyerek elindeki sopayla belediye otobüs muavini ve şoförü olan şikayetçi sanıklar… ve …‘e karşı vurması şeklinde gerçekleşen somut olayda; sanığın fiilinin kamu görevlisi sıfatını taşıyan şikayetçi sanıkların görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir kullanmak suretiyle görevi yaptırmamak için direnme ve yolcu taşıma kamu hizmetinin belediye tarafından yürütülmesine engel olmaya teşebbüs şeklinde kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesine teşebbüs suçunu oluşturduğu, TCK’nın 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralı uyarınca en ağır cezayı gerektiren fiilden hüküm kurulması gerektiği, buna göre de sadece lehe olan 6529 sayılı Yasa ile değişiklikten önceki 113 ve 35. maddelerde tanımlanan kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesine teşebbüs suçundan dolayı cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK.nın 223/1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi, bozma nedenidir (Yargıtay 8. Ceza Dairesi -Karar: 2019/6006)

Şimdi ara