İş hukuku ; işçi, işveren ve işin kendisini konu alan hukuk dalıdır. İşçi ile işveren arasındaki tüm ilişkileri inceleyen iş hukuku, bu kapsamda ortaya çıkan tüm hukuki uyuşmazlıkları da nasıl çözümlenebileceği ile alakalı konuları düzenlemektedir. İnsanlar geçimlerini sağlamak için geçmiş tüm dönemlerde olduğu gibi günümüzde de çalışmış ve gelir elde etmeye çalışmışlardır.
İşçinin çalışırken haklarını , işverenin haklarını ve bu iş ilişkisinden doğan tüm problemleri iş hukuku çözümler. Özellikle işçilerin zor şartlarda çalışması ile alakalı kanunumuz çeşitli düzenlemeler getirmiştir. Bu uyuşmazlıklar için de işçi aleyhine durumlar için iş davası açılarak sonuca kavuşturulmaktadır.
İş hukuku bahsettiğimiz gibi işçi ile işveren arasındaki ilişkileri ve uyuşmazlıklarla ilgilenen hukuk dalıdır. İş hukuku avukatı da, bu iş hukuku ile alakalı dava dosyalarında uzmanlaşan ve bilgi sahibi olan avukatlar olarak adlandırılabilir. İşçi işveren dengesinde her iki tarafın da kendi payına düşen bazı yükümlülükleri ve sorumlulukları vardır.
İşverenlerin bunlar dışında da işçiye olan bazı borçları da şunlardır ;
İşçiye Ücret Ödeme Borcu : İlgili borç işverenin başta gelen borcudur. İşverenin işçisine ücreti ödemesi gereken günden sonra eğer olağandışı bir sebep yoksa 20 gün içerisinde ücreti ödemek zorundadır. Eğer bu süre içerisinde işçinin ücreti ödenmemişse işçi işi yapmama hakkına sahip olacaktır. İşçinin gerçek maaşı ile sigorta primlerinde gözüken maaş miktarları aynı olmalıdır. Eğer işçi bordroya imza bile atsa daha sonrasında haklarını hukuki hak taleplerini ileri sürebilirler. Bu davanın ismi de 'sigorta tespit davası' dır. İşçin ücreti gününde ve eksiksiz olarak yatırılmak zorundadır. Toplu iş sözleşmeleri ile getirilmiş kesinti yoksa ücrette kesinti yapılamaz. Kaldı ki bu kesintide 2 günlük çalışma ücretini geçemez.. İşçinin maaşı asgari ücretten daha az olamaz. Eğer işveren asgari ücret ödemiyor daha alt miktarda bir maaş ödüyor ve buna devam ediyorsa işçinin dava hakkı ve iş sözleşmesini haklı nedenle fesih edebilecektir. Bu fesih ile birlikte de kıdem tazminatı , ihbar tazminatı , fazla mesai alacağı gibi alacakları muaccel olabilecektir.
İşçiyi Gözetme Borcu : İşçinin işverenine sadakat borcuna karşılık olarak da işverenin de işçiyi gözetme borcu vardır. İşçi işini icra ederken işverenine zarar verebilecek her türlü davranıştan kaçınıyorsa, işveren de işçisinin işi icra ederken olası bütün zararlardan korunmasını sağlamalıdır. T.C. Anayasa'sının 17. maddesinde “yaşama hakkı” güvence altına alınmıştır. Bu Anayasal düzenlemenin uygulamaya geçirilebilmesi için İş ve Sosyal Güvenlik yönetmeliklerine ve mevzuatları ışığında çalışanların korunması, iş güvenliğinin sağlanması adına da düzenlemeler de yer almaktadır.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tedbirlerini Alma Borcu : İşveren, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu uyarınca işyerinde çalıştırdığı her işçinin sağlığını korumak ve iş güvenliğini sağlamak ile yükümlüdür. İşveren yine bu alınan kararları da denetlemek zorundadır. Bu hüküm kanunun emredici bir hükmüdür. Türk Borçlar Kanunu 417/2. maddesine göre ise '' İşveren; iş yerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak, işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür.'' Anayasanın 2 ve 5. Maddeleri uyarınca devlet de ''Sosyal devlet ilkesi gereği gereken tüm iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almakla yükümlüdür'' .
İşçinin Kişiliğini Koruma Borcu : İşveren işçinin kişiliğini korumak zorundadır. İşçinin kişiliğine zarar gelecek her türlü davranıştan öncelikle kendisi kaçınmalı daha sonra da bunu gerçleştiren diğer işçilere de gereken uyarı ve yaptırımları uygulamak zorundadır. İşveren işçilerin her türlü mobbingi, psikolojik ve cinsel tacize uğramamalarını sağlamak zorundadır. İş veren işçiye bir talimat verirken işçinin maneviyatına , özel hayatına , ahlaki değerlerine , onur ve şerefine aykırı hareketlerde bulunamaz. Medeni Kanunu’muzun 23. maddesinde de kişiliğin korunması adına hükümler yer almaktadır. Bütün bahsettiğimi kanun maddeleri kişiliğin korunmasına dair hükümlerin iş hukukuna yansıması şeklindedir. İşveren bu yükümlüklerine aykırı davranırsa hem cezai hem de hukuki sonuçlarla karşı karşıya kalabilecektir.
Eşit Davranma Borcu : İşveren işyerinde çalıştırdığı her işçisine eşit ölçüde davranmak zorundadır. İşin mahiyeti gereği aynı departmanda ve aynı seviyede çalışan işçilerine aynı oranda iş yükü vermeli ve aynı şekilde çalışma koşullarını uygulamalıdır. Ancak farklı çalışma durumlarına ve koşullarına tabi işçiler için eşitlik durumundan bahsedilmeyeceğini da ifade edelim. Bazı işçiler arasındaki temel farklılıklar açısından bazı ayrımlar yapılabilir. Bu yapılırken işin değeri ve objektif ilkeler göz ardı edilemez. Farklı tecrübelere ve farklı yeteneklere sahip çalışanlar arasında bu durumlar göz önünde bulundurularak bir değerlendirme yapılabilecektir. Anayasanın 10. maddesinde “herkesin dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşit olduğu ve kadınlar ve erkeklerin eşit haklara sahip olduğu” düzenlenmiştir. İş Kanunu’nun 5. maddesinde de '' Eşitlik, sadece eşit niteliklerin varlığı hâlinde söz konusu olabileceğinden, eşit işlem yapma borcu, öğrenim derecesi, yaş, kıdem gibi objektif ve çalışkanlık, beceriklilik, kabiliyet, liyakat gibi sübjektif niteliklerle sınırlandırılmış bulunmaktadır''. İşveren bu borca aykırı davrandığında işçinin işvereninden dört aya kadar ücretine denk gelen uygun bir tazminatı ve bundan ayrı olarak da yoksun bırakıldığı haklarını işverenden talep edebilecektir.
Malzeme Temin Etme Borcu : Aksine bir hüküm ve yerel bir örfi adetin bulunmaması durumunda işveren işyerinde çalışan işçiye işin mahiyetine uygun tüm gerekli araç gereçleri ve malzemeleri temin etmek zorundadır. Bunu yapmayan işveren işini kabullenmemiş sayılır ve işçinin ücretini yine de ödemek zorunda kalır.
İşçi avukatı olarak bahsedilen avukatlık, çalışma alanını işçilerin haklarını korumak adına hizmet veren avukatlar olarak adlandırabiliriz. İşçi avukatı ; işçinin kıdem tazminatı , işçinin ödenmeyen maaşını, işçinin fazla mesai alacağını ve diğer tüm alacaklarını alması noktasında işçiye en doğru yolu gösterecek olan kişilerdir. İş davaları ve işçi davalarında uzman bir iş avukatından hukuki destek almak işçilerin yararına olacaktır.
Alanında uzman bir iş avukatı işçinin uğramış yahut uğrama ihtimali olan tüm sorunların çözümünde etkin rol oynayacaktır . Avukatın işçi haklarına adına hizmet vereceği bazı dava türleri vardır. Bunlar ;
İş hukuku ve iş davaları ile alakalı hukuki uyuşmazlıkları konusunda profesyonel bir hukuki danışmanlık hizmeti vermekteyiz. İletişime geçebilirsiniz.