Hakkımızda

Avukat Mehmet Genç

İstanbul Barosu'na kayıtlı olan Avukat Mehmet Genç, mezun olduğu tarihten bu yana avukatlık mesleğini aralıksız olarak sürdürmektedir. İstanbul Barosu bünyesinde kurduğu avukatlık bürosuyla Ceza Hukuku, Miras Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Bilişim Hukuku başta olmak üzere birçok hukuk alanında avukatlık faaliyeti göstermektedir.

Devamını Oku
Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu ve Cezası

Çocuğun Cinsel İstismarı

Türk Ceza Kanuna göre, 18 yaşını doldurmamış kişiler çocuktur. Cinsel istismar suçunun mağduru çocuktur. Cinsel istismar suçu Türk Ceza Kanunu’nun 103. Maddesinde düzenlenmiştir. Cinsel istismar kavramı geniş anlaşılmalıdır. Sadece tecavüzü değil, bedensel teması içeren her türlü hareket istismar kapsamındadır. Çocuğun okşanması, öpülmesi veya failin kendi cinsel organına dokundurtması gibi hareketler istismar kapsamındadır. Cinsel istismar suçu tüm çocukları kapsamaktadır. Ancak ilgili hükümde 18 yaş altınındaki çocukların yaşına göre bir ayrım yapılmıştır.

Çocukların Basit Cinsel İstismarı Suçunun Unsurları

Kanunda çocukların cinsel istismarı suçu için basit ve nitelikli ayrım yoluna gidilmiştir. Basit istismar suçu çocuğun bedeni üzerinde cinsel arzuların tatmini için cinsel ilişki boyutunda olmayan saldırılardır. Çocuğa karşı yapılan bu hareketlerin devamlılık arz ediyor olması ve ani ve kesik şekilde oluşmuyor olması gerekir. Bir de sarkıntılık düzeyinde kalmış olan basit cinsel istismar suçu düzenlenmiştir. Bu durum basit cinsel istismar suçunun en hafif şeklidir. Hareket ani ve kesik hareketler ile gerçekleşiyorsa bu durumda hareketin sarkıntılık düzeyinde kalmış olduğunu söylemek mümkündür.

Ancak bu durum cinsel taciz ile karıştırılmamalıdır. Cinsel taciz boyutunda kalan hareketlerde herhangi bir temas hali mümkün değilken cinsel istismar durumunda sarkıntılık düzeyinde kalmış olsa bile bir temas mevcuttur.

Çocukların Basit Cinsel İstismarı Suçunun Cezası (TCK 103)

  • Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. 
  • Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır.

Suçun;

  • Birden fazla kişi tarafından birlikte,
  • İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
  • Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
  • Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
  • Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,

işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

  • Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  • Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
  • Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.

Nitelikli Cinsel İstismar Suçu veya Tecavüz Suçunun Unsurları

Çocuğun nitelikli cinsel saldırı suçu, vücuda “organ” veya “sair cisim sokulması” şeklinde düzenlenmiştir. Çocuklara yönelik olarak işlenen bu cinsel istismar suçuna “tecavüz suçu” da denilmektedir.

Suçun meydana gelmesi için vücuda vajinal, anal veya oral yoldan organ veya sair bir cismin sokulması gerekir. Bu doğrultuda parmak gibi diğer organların da vücuda sokulması suçun nitelikli halini oluşturabilecektir.

Bunun yanı sıra davranışın cinsel arzuların tatmini amacıyla gerçekleştirilmesi de şart değildir.

Çocukların Nitelikli Cinsel İstismarı Suçunun Cezası (TCK 103)

Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.

Suçun Şikayet Süresi, Zamanaşımı ve Uzlaşma

Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Bu durumda mağdurun velisi veya vasisi şikayetçi olmadıkça soruşturma yapılmaz. Şikayet hakkı suçun işlenmesi ve şüphelinin öğrenmesinden itibaren 6 ay içinde kullanmalıdır. Çocuğun cinsel istismarı şikayet süresi 6 ayı geçirdikten sonra mümkün değildir. Bu durum haricinde meydana gelen cinsel istismar suçu şikayete bağlı suçlar arasında yer almaz. Savcılık soruşturmayı re’sen yürütür.

Çocukların cinsel istismar suçunun temel şeklinin dava zamanaşımı süresi 15 yıldır.15 yıllık zamanaşımı süresince her zaman soruşturma yürütülebilir, fail hakkında kamu davası açılabilir.

Uzlaşma fail ile mağdur arasında bir uzlaşmacı aracılığı ile iletişim kurulması sağlanarak uyuşmazlığın giderilmesi yoludur.  Şikâyetten vazgeçme değildir. Çocukların cinsel istismarı suçun, uzlaşma kapsamında olan suçlardan değildir. 

Cinsel İstismar Suçunda Görevli Mahkeme

Sarkıntılık düzeyinde kalmış çocukların cinsel istismar suçu için yargılama yapma görevi Asliye Ceza Mahkemesinindir. Bunun yanı sıra sarkıntılık durumu haricinde TCK maddesinde yer alan çocukların cinsel istismarı suçu için yargılama yapma görevi Ağır Ceza Mahkemesinindir.

Sarkıntılık Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı Suçunun Şartları

Bu durum basit cinsel istismar suçunun en hafif şeklidir. Hareket ani ve kesik hareketler ile gerçekleşiyorsa bu durumda hareketin sarkıntılık düzeyinde kalmış olduğunu söylemek mümkündür. Hareketin sarkıntılık düzeyinde kalması basit cinsel saldırı veya çocuğun basit cinsel istismarı yoğunluğuna ulaşmamış olması gerekir. Örneğin failin, cinsel amaçla mağduru yanağından öpmesi gibi davranışlar sarkıntılık suçunu, mağdurun önce yanağını öpüp sonra vücudunu okşayıp kucağına oturtması şeklindeki davranışları da mağdurun yaşına göre cinsel saldırı veya çocuğun cinsel istismarı suçuna yol açar.

15 Yaşını Tamamlamış Çocuklar Yönünden Cinsel İstismarı

15 yaşını tamamlamamış çocuklara yapılan her türlü cinsel eylem istismar suçunu oluşturur. Bu yaş grubundaki çocuğun cinsel davranışa rıza vermesinin hiçbir önemi yoktur.

15 Tamamlamış Çocuklar Açısından Cinsel İstismarı

15 yaşını tamamlamış çocuklar açısından cinsel istismar suçunun oluşması için failin cebir, tehdit, hile gibi iradeyi etkileyen eylemlere başvurması gerekir.

Ancak fail cinsel davranışlarını gerçekleştirmek için cebir, tehdit, hileye başvurmamışsa ve çocuk cinsel davranışı kavrayabiliyorsa cinsel istismar suçu oluşmaz. Bu durumda cezası daha hafif olan reşit olmayanla cinsel ilişki suçu oluşur.

Cinsel Davranışın Ne Olduğunu Bilmeyen Çocuğa Karşı Cinsel İstismar Suçu

15 yaşını tamamlamış çocuklar açısından cinsel istismar suçunun oluşması için failin cebir, tehdit, hile gibi iradeyi etkileyen unsurlara başvurması gerektiğini söylemiştik. Ancak çocuk, cinsel davranışın ne olduğunu kavrayabilecek olgunlukta değilse iradeyi etkileyen unsurlar aranmaz.

Çocukların Basit Cinsel İstismarı Suçu Ve Cezası

  • Basit cinsel istismar, çocuğun bedeni üzerinde gerçekleştirilen ancak cinsel ilişki düzeyine varmayan hareketlerdir. Basit cinsel istismar suçunun cezası, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıdır.
  • Cinsel istismar sarkıntılık düzeyinde kalmışsa fail daha az ceza alır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması demek; cinsel davranışın süreklilik arz etmeyerek ani ve kesik olmasıdır. Örneğin çocuğun bacağına bir kere dokunup çekmek veya bir kere öpüp çekilmek gibi eylemlerdir. Cinsel istismar suçu şikayete bağlı değildir. Ancak cinsel istismar suçunu sarkıntılık düzeyinde işleyen kişi 18 yaşından küçükse şikayet aranır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası verilir.
  • Cinsel istismara maruz kalmış çocuk 12 yaşını tamamlamamışsa verilecek ceza, 10 yıl hapis cezasından az olamaz. Sarkıntılık halinde kalmışsa verilecek hapis cezası 5 yıldan az olamaz.

Çocuğun Cinsel İstismarında Cezayı Artıran Haller (TCK 103/2)

Cinsel istismar çocuğun vücuduna organ veya sair bir cisim sokulması şeklinde gerçekleştirilmişse 16 yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezası verilir. Bu durum halk arasında “tecavüz” olarak adlandırılır. Çocuğun vücuduna penis sokulabileceği gibi vajinal veya anal yoldan sopa, şişe gibi cisim de sokulabilir.

  • Çocuğa Gerçekleştirilen Cinsel İstismarın Birden Fazla Kişiyle Birlikte İşlenmesi (TCK 103/3-a): Örneğin, birinin anal yoldan diğerinin vajinal yoldan saldırırken diğerinin çocuğu tutması veyahut kapıyı kilitlemesi gibi.
  • Çocuğa Gerçekleştirilen Cinsel İstismar Suçunun İnsanların Toplu Olarak Yaşama Zorunluluğu Bulunduğu Ortamların Sağladığı Kolaylıktan Faydalanarak İşlenmesi (103/3-b): Adalet Komisyonuna göre kışla, öğrenci yurdu, okul pansiyonu, hastane, hapishane gibi yerler insanların toplu yaşadığı yerlerdir.
  • Çocuğa Gerçekleştirilen Cinsel İstismar Suçunun Belirli Bir Akrabalık İlişkisi İçinde Bulunan Kişilere Karşı veyahut Bu Kişiler Tarafından İşlenmesi(103-c): Derece dahil kan ve kayın hısımlığı ilişkisi içerisinde olunan bir çocuğa karşı işlenmesi halinde ceza arttırılır. Çocuğun cinsel istismarı suçunu üvey anne, üvey baba, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından işlenmesi halinde cezanın artırılacağı bu bentte düzenlenmiştir.
  • Çocuğun Cinsel İstismarının Belirli Sıfatlara Haiz Olan Veya Çeşitli Hizmet Vermeden Veyahut Yükümlülük Altında Bulunanlar Tarafından İşlenmesi(103-d): Vasi, eğitici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti sağlayan ya da koruma, bakım ve gözetim yükümlülüğü bulunan kişilerin çocuğa karşı cinsel istismar suçunu işlemesi halinde verilecek ceza artırılır.
  • Çocuğun Cinsel İstismarını Kamu Görevi Veya Hizmet İlişkisinin Sağladığı Nüfuzu kullanarak İşlenmesi(103-e): Çocuğa cinsel istismarda bulunmak için kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin nüfuzundan faydalanarak suçun işlenmesidir. Çocuğun cinsel istismarının yukarda sayılan nitelikli hallerle işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
  • Cinsel istismarın, 15 yaşını tamamlamamış çocuklara karşı cebir veya tehdit gibi araçlar kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. (TCK 103/4)
  • 15 yaşını tamamlamış olmakla birlikte cinsel davranışı kavrayamayan çocuğa karşı silah, bıçak vb. Kullanmak suretiyle istismar gerçekleştirilirse verilecek ceza artırılır. Silahın ateşlenmesine gerek yoktur. (TCK 103/4)
  • Cinsel istismarda bulunmak için çocuğa karşı, cebir ve şiddet kullanılması sonucunda kasten yaralama suçunun ağır neticelerine sebep olmuşsa ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. (TCK 103/5)
  • Çocuk cinsel istismar neticesinde bitkisel hayata girmişse veya ölmüşse ağırlaştırılmış müebbet hapis ile cezalandırılır.

Cinsel İstismar ve Cinsel Saldırı Suçu Arasındaki Fark

Kanunda, 18 yaşından büyüklere karşı gerçekleştirilen temas içeren cinsel eylemler için “cinsel saldırı” suçu, 18 yaşından küçüklere karşı gerçekleştirilen temas içeren eylemlerde ise “cinsel istismar” suçu düzenlenmiştir. Buna göre cinsel istismar ile cinsel saldırı suçunun farkı kişilerin yaşından anlaşılır.

Çocuğun Cinsel İstismarında Cezayı Hafifleten Nedenler

  1. Çocuğa karşı cinsel istismar suçunu işleyen kişinin yaşı 12 yaşından küçükse ceza verilmez. Ancak bu durum pek mümkün değildir. Bu suçu işleyen kişi 12-15 yaş aralığında ise ve cinsel istismar suçunun hukuki anlam ve sonuçları bakımından algılama yeteneği gelişmemişse ceza verilmez, güvenlik tedbirleri uygulanır. Ancak algılama yeteneği gelişmişse ceza indirimli olarak uygulanır.
  2. Somut olaya bağlı olarak cinsel istismar suçunu işleyen kişi, çocuğun yaşı konusunda yanılmışsa ceza almayabilir. Örneğin çocuk 15 yaşını tamamlamadığı halde, suçu işleyen kişi 15 yaşını tamamlamış olduğunu düşünüyorsa ve çocuğun rızası ile cinsel ilişkide bulunmasıyla birlikte çocuk şikayetçi olmamışsa ve failin hatası kabul edilebilir olursa bu hatasından yararlanabilir.
  3. Çocuğa cinsel istismarı gerçekleştiren kişi akıl hastası ise tıbbi kurumların raporuyla yapılan tespite bağlı olarak ceza verilmez, güvenlik tedbirleri uygulanır. Akıl geriliği, engeli olan kişilerde ise cinsel istismar için mazeret kabul edilmez ve sadece cezada indirime gidilebilir.

Cinsel İstismar Suçunda Şikayet

Çocuğun cinsel istismarı suçu şikayete tabi bir suç değildir. Savcılık soruşturmayı kendiliğinden başlatılır. Ancak çocuğa karşı cinsel istismar suçunu sarkıntılık düzeyinde işleyen kişi 18 yaşından küçükse şikayet aranır.

Cinsel İstismar Suçunun Adli Para Cezasına Çevrilmesi

Çocuğun cinsel istismarı suçunda hükmedilen ceza miktarı nedeniyle hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi pek mümkün değildir. Cezanın alt sınırdan verilmesi ile cezayı azaltan nedenlerin bir arada bulunması halinde mümkün olabilir.

Cinsel İstismar Suçunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Çocuğun cinsel istismarı suçunda verilen hapis cezasının miktarı nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi mümkün değildir.

Cinsel İstismar Suçunda Cezanın Ertelenmesi

Cezanın ertelenmesi, yargılama sonucunda verilen hapis cezasının belirli şartlarla infaz edilmesidir. Çocuğun cinsel istismarında verilen hapis cezasının miktarı nedeniyle cezanın ertelenmesi mümkün değildir.

Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu Yargıtay Kararları

Yargıtay 14.Ceza Dairesi - Karar: 2014/5014

Oluş ve kabule göre kayden 01.03.1993 doğumlu olup 18 yaşından küçük olan mağdureye yönelik bedensel temas içeren cinsel davranışta bulunan sanığın eyleminin TCK.nın 103/1. maddesinde öngörülen çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu halde, suç vasfında yanılgıya düşülerek TCK.nın 102/1. maddesinde öngörülen basit cinsel saldırı suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır .

Yargıtay 14. Ceza Dairesi - Karar: 2015/10493

Sanığın, suç tarihinde onsekiz yaşını tamamlamayan mağdureye yönelik yanaklarından ve boynundan öpme, kalçalarını ve göğüslerini elleme şeklindeki bedensel temas içeren eylemlerinin TCK’nın 103/1-b maddesinde düzenlenen çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu gözetilip hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında belirlenecek lehe Kanuna göre hüküm kurulması gerekirken suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek sanık hakkında TCK’nın 102/1. maddesinde tanzim edilen basit cinsel saldırı suçundan hüküm kurulması hukuka aykırıdır

Mağdurenin 15 Yaşından Küçük Görünüp Görünmediğinin Bizzat Mahkemece Gözlemlenmesi

Yargıtay 14. Ceza Dairesi - Karar: 2014/11272

Mağdurenin hastane doğum tutanağına göre, gerçek doğum tarihi 16.08.1992 olup 15 yaşını 16.08.2007 tarihinde ikmal ettiği, suç tarihinin ise 12.08.2007 olduğu, mağdurenin suç tarihi itibarıyla 14 yaş 11 ay 26 günlük olup, 15 yaşın ikmaline sadece 4 gün kaldığı, mağdurenin önce mahalli düğün sonra da resmî nikahla evlendiği sanıktan olan çocuğunun doğumu ile ilgili iki yıl sonra 2009 yılında hastaneye başvurmaları üzerine olayın ortaya çıktığı, sanığın mahkeme savunmasında, mağdurenin gerçek yaşını tam olarak bilmediğini, şu anda 18 olduğunu, mağdurenin kendisinin nüfusa geç yazıldığını söylediğini belirttiği, sanığın bu beyanın kısmet teyit eder nitelikte mağdurenin nüfus kaydında 01.09.1992 olarak yazılı olmasına rağmen getirtilen hastane doğum tutanağına göre 16.08.1992 tarihinde doğduğu, buna göre de 15 yaşın ikmaline 4 gün kalmış olduğunun anlaşıldığı, taraflar yaş küçüklüğü nedeni ile resmî nikah yapamadıklarını beyan etmekte iseler de bu bilginin mağdurenin 15 yaşından küçük olduğunu kesin olarak bildikleri sonucunu doğurmadığı, zira resmî nikah için izin alarak veya kendiliğinden evlenmeye yetkili olma yaşı ile suçun unsuru olan 15 yaşın ikmalinin farklı olduğu, tarafların düğün tarihi konusundaki samimi beyanları, sanığın benzer bir olayda 14 yaş 11 ay 28 günlük olan bir mağdure ile ilgili Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.02.2014 tarih ve 2013/14-349 Esas, 2014/96 sayılı Kararında da belirtildiği üzere sanığın gerçekten unsur yanılgısı için de olup olmadığının tespiti yönünden mahkemenin mağdurenin gözlemini bizzat yaparak gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesinden de faydalanarak 15 yaşından küçük olup olmadığının anlaşılıp anlaşılmayacağının sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması

Çocukların Basit Cinsel İstismarı Suçu

Yargıtay 14.Ceza Dairesi - Karar: 2014/12595

Sanığın, suç tarihinde 13 yaşı içerisinde olan mağduru diğer sanık F. ile birlikte gece vakti arabayla ıssız bir alana götürmesinin ardından mağdura bira içirtip sızmasını bekledikten sonra gerçekleştirdiği eylemde mağdurun dosyada mevcut anal muayene raporlarındaki fiili livata bulgularının da tam olmadığı göz önüne alındığında, sanığın yanında ikinci bir suç ortağı da varken mağdura yönelik hareketlerini sonuna kadar götürebilmesi imkan dahilinde bulunduğu halde ciddi bir engel neden olmaksızın eylemi tamamlamaktan vazgeçip icra hareketlerine kendiliğinden son verdiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK.nın 36. maddesi uyarınca gönüllü vazgeçme hükümlerinin uygulanması ve mahkemenin mağdura organ sokulmadığı yönündeki tespiti de nazara alınıp sanığın eyleminin çocuğun basit cinsel istismarı suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanık hakkında TCK’nın 103/1. maddesi gereğince hüküm kurulması ve temel cezanın suç işleme kastının yoğunluğu, suçun işlendiği yer ve zaman ile dosya içeriği dikkate alınarak hakkaniyet gereği alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde vücuda organ sokmak suretiyle çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçuna teşebbüsten hüküm kurulması hukuka aykırıdır

Şimdi ara