Hayvana eziyet suçu nedir diye sorduğumuzda; hayvana eziyet suçu, bir hayvana kasten acı çektirme, aç veya susuz bırakma, fiziksel zarar verme, kötü muamelede bulunma gibi fiilleri kapsayan bir suçtur.
Hayvana eziyet suçu, esas olarak 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. 2021 yılında yapılan değişiklikle birlikte, hayvanlara yönelik eziyet, işkence ve kötü muamele fiilleri kabahat olmaktan çıkarılarak suç haline getirilmiş ve adli yaptırımlara bağlanmıştır. Artık bu tür eylemler, Türk Ceza Kanunu'ndaki ceza mantığına uygun şekilde değerlendirilmekte; fiilin ağırlığına göre fail hakkında hapis cezası (6 aydan 3 yıla kadar) ve/veya adli para cezası verilebilmektedir. Böylece hayvanlar ilk kez hukuk önünde “canlı varlık” statüsünde koruma altına alınmıştır. Özellikle evcil hayvanlara yönelik işkence ve öldürme fiilleri artık ciddi ceza sonuçları doğurmaktadır.
-Eziyet: Hayvana kasten ve gereksiz yere acı çektirme, örneğin dövme, aç veya susuz bırakma gibi davranışlardır. Eziyet, hayvanın fiziksel ve psikolojik olarak zarar görmesini ifade eder.
-Kötü Muamele: Eziyetin daha genel bir ifadesi olup, hayvana karşı yapılan her türlü olumsuz ve zarar verici davranışı kapsar. Hayvanlara kötü muamele cezası ihmalkârlık, bakımsızlık veya kötü davranış gibi durumları da içerir.
-Öldürme: Hayvanın kasıtlı veya ihmal sonucu yaşamının sona erdirilmesidir. Kasten hayvan öldürmenin cezai yaptırımları ilgili maddelerde düzenlenmiştir.
Hayvanlara yönelik aşağıdaki fiiller, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ve ilgili mevzuat kapsamında suç sayılır:
Bu fiiller işlenirse fail hakkında hapis cezası, adli para cezası veya her iki ceza birden uygulanabilir.
Hayvana fiziksel zarar vermek (dövme, yaralama), aç veya susuz bırakmak ve bakımını ihmal etmek, 5199 sayılı Kanuna göre suç sayılır. Bu fiiller, hayvana eziyet veya kötü muamele kapsamında değerlendirilir ve hapis ya da adli para cezası ile cezalandırılır.
Sahipsiz hayvanlara yönelik şiddet — örneğin dövme, yaralama, öldürme — artık mal değil, canlı varlığa karşı işlenen bir suç olarak değerlendirilir. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu uyarınca bu eylemler, hayvanın sahibi olup olmadığına bakılmaksızın hapis ve adli para cezasıyla cezalandırılır.
Kasten eziyet eden veya işkence yapan kişilere
-6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanır.
Kendi hayvanı dahil olmak üzere bir evcil hayvanı öldüren kişiye
-6 aydan 4 yıla kadar hapis cezası verilir.
Nesli tükenme tehlikesi altındaki bir hayvanı öldüren kişiye
-1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası,
-5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası verilir.
Evcil hayvanını sokağa terk eden kişilere
-60.000 TL’den başlayan idari para cezası uygulanır.
2025 için bu tutar güncellenerek hayvan başına 71.965 TL’ye kadar çıkarılmıştır.
Belediyeler veya kişiler tarafından sahipsiz hayvanların sokaklara salınması halinde
-Her bir hayvan için 71.965 TL idari para cezası kesilir.
Barınak kurmayan, rehabilitasyon yapmayan veya sahiplendirme yükümlülüğünü yerine getirmeyen belediye yetkililerine
-6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası uygulanabilir.
Belediyeler ayrıca yıllık bütçelerinin en az %0,5’ini bu amaçla ayırmakla yükümlüdür.
Hayvana eziyet ve öldürme gibi ağır fiiller hapis cezası gerektirirken, terk etme veya sokağa salma gibi eylemler idari para cezası ile cezalandırılır.
Hayvana yönelik suçlarda ceza, fiilin ağırlığına göre değişir:
Hayvana yönelik suçların tespiti, genellikle görgü tanıkları, kamera kayıtları, veteriner raporları ve yetkili kurumların incelemeleri ile sağlanır.
İhbar sonrası kolluk kuvvetleri olay yerinde keşif yapar, delil toplar ve şüpheli hakkında soruşturma başlatır.
Veteriner raporu delil midir sorusu genelde çok sorgulanan bir konudur. Hayvanın fiziksel ve psikolojik durumunu belgeleyerek suçun ağırlığını belirlemede kritik rol oynadığı için veteriner raporu delil olarak kabul edilir.
Toplanan deliller, savcılık ve mahkeme sürecinde kullanılır ve ceza tayininde etkili olur.
Hayvana eziyet tespiti, çoğunlukla güvenlik kamerası görüntüleri, olaya tanık olan kişilerin beyanları ve veteriner hekim raporları ile yapılır. Görüntüler fiilin anlık kaydını sunarken, tanık ifadeleri olayın bütününü açıklığa kavuşturur. Veteriner raporları ise hayvanın maruz kaldığı fiziksel ve psikolojik zararları belgeler ve adli süreçte en önemli kanıtlardan biri olarak kabul edilir.
Kamera kayıtları, hayvana eziyet suçunun tespitinde en güçlü delillerden biridir. Fiilin ne zaman, nerede ve nasıl gerçekleştiğini doğrudan gösterdiği için, failin kimliğini ve suçun şeklinin net olarak ortaya konmasına yardımcı olur.
2025 hayvan hakları yasası kapsamında, hayvana eziyet, işkence, kötü muamele veya öldürme gibi fiillere tanık olan herkes, CİMER, 112 Acil Çağrı Merkezi, Belediyeler, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlükleri ya da Cumhuriyet Savcılıklarına başvurarak şikâyet hakkını kullanabilir.
Savcılığa şikayet nasıl yapılır sorusunun cevabı oldukça basittir: Hayvana eziyet veya kötü muameleye tanık olan kişi, yaşanan olayı açıkça anlatan bir dilekçe ile doğrudan en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına başvuru yapabilir. Dilekçede olayın yeri, tarihi, tanıklar ve varsa video, fotoğraf ya da veteriner raporu gibi deliller belirtilmelidir.
Emniyet birimleri, hayvana eziyet, kötü muamele veya öldürme gibi suçlarda gelen ihbar üzerine olay yerine giderek müdahale etmek, delil toplamak ve durumu Cumhuriyet Savcılığı’na bildirmekle yükümlüdür.
Belediye ekipleri ise sahipsiz hayvanların korunması, tedavisi, kısırlaştırılması ve barınma ihtiyaçlarını karşılamakla sorumludur.
Son yıllarda hayvan hakları konusunda toplumsal farkındalık hızla artarken, bu duyarlılık hukuki düzenlemelere de yansımıştır. Özellikle 2021 sonrası ve 2025 yılı itibarıyla, hayvanlar artık “mal” değil, canlı varlık olarak kabul edilmekte; eziyet, işkence ve öldürme gibi fiiller adli suç sayılarak hapis cezasıyla cezalandırılmaktadır. Bu gelişmeler, kamuoyunun baskısı, sivil toplumun mücadelesi ve sosyal medyada artan görünürlük sayesinde hayata geçirilmiş, hayvan haklarının yasal zemini güçlenmiştir.
Hayvan hakları alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları (STK'lar) ve birçok baro bünyesindeki hayvan hakları komisyonları, ihlalleri takip ederek kamuoyunu bilgilendirmekte ve süreci hukuki olarak desteklemektedir. Bu süreçte, hayvansever avukat desteği büyük önem taşır; gönüllü avukatlar mağdur hayvanlar adına şikâyet dilekçeleri hazırlamakta, dava süreçlerini takip etmekte ve gerektiğinde müdahil olarak hukuki mücadeleye katkı sunmaktadır.
Hayvan hakları savunucuları, mevcut yasalara ek olarak Türk Ceza Kanunu’nda (TCK hayvan hakkı düzenlemesi) yapılmasını talep ettikleri reformlarla, hayvanlara yönelik suçların daha net tanımlanmasını ve cezaların caydırıcılığının artırılmasını istemektedir. Özellikle hayvanları öldürme, işkence ve cinsel istismar fiillerinin TCK içinde "canlıya karşı işlenen suç" olarak açıkça yer alması, bu eylemlerin affedilemez ve ertelenemez hale gelmesini sağlayacak bir adım olarak görülmektedir.