Diğer Makaleler

Hakkımızda

Avukat Mehmet Genç

İstanbul Barosu'na kayıtlı olan Avukat Mehmet Genç, mezun olduğu tarihten bu yana avukatlık mesleğini aralıksız olarak sürdürmektedir. İstanbul Barosu bünyesinde kurduğu avukatlık bürosuyla Ceza Hukuku, Miras Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Bilişim Hukuku başta olmak üzere birçok hukuk alanında avukatlık faaliyeti göstermektedir.

Devamını Oku
Unutulma Hakkı ve Google İçerik Kaldırmada Başarı Oranını Artıran Unsurlar

Unutulma Hakkının Hukuki Dayanakları

KVKK ve GDPR Kapsamında Unutulma Hakkı

Unutulma hakkı, kişisel verilerin işlenmesine dair bireylerin sahip olduğu temel haklardan biridir ve hem Türkiye’de yürürlükte olan 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) hem de Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü (GDPR) çerçevesinde düzenlenmiştir. Bu hak, bireylerin geçmişte yer aldığı ve artık güncelliğini, hukuki yararını veya meşruiyetini yitirmiş internet içeriklerinin arama motorlarından kaldırılmasını talep etmesini mümkün kılar.

GDPR kapsamında unutulma hakkı, özellikle madde 17'de "Silinme hakkı" başlığı altında düzenlenmiş olup, bireyler belirli koşullarda veri sorumlusundan kişisel verilerinin silinmesini talep edebilir. Bu koşullar arasında verinin artık işlenme amacına hizmet etmemesi, kişinin rızasını geri çekmesi veya verinin hukuka aykırı işlenmiş olması gibi durumlar yer alır.

KVKK unutulma hakkı ifadesini açıkça düzenlemese de, kişisel verilerin silinmesi ve anonim hale getirilmesi yükümlülüğü (madde 7) ve ilgili kişinin hakları kapsamında (madde 11) bu hak dolaylı olarak tanınmıştır. Nitekim, Yargıtay ve Kişisel Verileri Koruma Kurumu’nun kararları da unutulma hakkının iç hukukta uygulama alanı bulduğunu göstermektedir.

Anayasa’daki Özel Hayatın Gizliliği

Unutulma hakkının temel dayanaklarından biri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 20. maddesinde yer alan özel hayatın gizliliği ve korunması ilkesidir. Anayasa’ya göre herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Bu hak, sadece fiziksel mekânlarla sınırlı olmayıp, bireyin dijital ortamda bıraktığı izleri, geçmiş bilgilerini ve kişisel verilerinin kontrolünü de kapsar.

Özellikle dijital çağda geçmişe dair bilgi ve belgelerin, bireyin rızası olmaksızın internette sürekli erişilebilir olması, özel hayatın ihlali anlamına gelebilir. Kişinin adıyla yapılan aramalarda çıkan eski haber, karar veya içeriklerin sürekli erişime açık olması, bireyin sosyal, ekonomik veya psikolojik olarak zarar görmesine neden olabiliyor.

Anayasa Mahkemesi de verdiği kararlarda, unutulma hakkını özel hayatın gizliliği bağlamında değerlendirerek, bireyin dijital ortamda geçmişinden bağımsız bir hayat kurma hakkını tanımaktadır. Bu doğrultuda, özellikle kamusal niteliği bulunmayan içeriklerin, güncelliğini yitirmiş haberlerin ya da artık kamu yararı taşımayan verilerin internetten kaldırılması talebi, anayasal güvenceye sahiptir.

Google İçerik Kaldırma Başvuru Süreci

Unutulma hakkı kapsamında Google’dan içerik kaldırmak isteyen bireyler, arama motoru sonuçlarında yer alan ve kişilik haklarını ihlal ettiğini düşündükleri içeriklerin kaldırılmasını doğrudan Google’a başvurarak talep edebilirler. Bu süreç, Google’ın “Kişisel Bilgilerin Kaldırılması Talep Formu” üzerinden yürütülmektedir.

Başvuru süreci şu şekilde işler:

  • Formun Doldurulması:

Başvuru sahibi, Google Kaldırma Talep Formu üzerinden; adı, soyadı, e-posta adresi ve ilgili içeriğin bağlantılarını (URL) belirtmelidir. Ayrıca, bu içeriklerin neden kaldırılması gerektiği detaylı bir şekilde açıklanmalıdır. İçeriğin eski, yanıltıcı, özel hayata müdahale niteliğinde veya artık kamu yararı taşımadığı gibi gerekçeler kullanılabilir.

  • Kimlik Doğrulama:

Google, talebin gerçekten ilgili kişiden geldiğinden emin olmak için kimlik belgesi (örneğin T.C. kimlik kartı, ehliyet vb.) talep eder. Bu belge, başvurunun ciddiyetini ve doğruluğunu artırır.

  • Değerlendirme Süreci:

Başvuru Google’ın hukuk ekibi tarafından değerlendirilir. Bu değerlendirme, başvurunun gerekçeleri ile içeriğin kamu yararı taşıyıp taşımadığı, içeriğin güncelliği, kişi hakkında bilgi edinmenin meşru bir nedeni olup olmadığı gibi kriterler çerçevesinde yapılır.

  • Sonucun Bildirilmesi:

Başvuru olumlu sonuçlanırsa, ilgili içerik Google arama sonuçlarından kaldırılır (sadece ilgili kişiyle bağlantılı aramalarda). Ancak içerik kaynağında (haber sitesi, blog vs.) yayında kalmaya devam eder. Talep reddedilirse, kullanıcıya gerekçesiyle birlikte e-posta yoluyla bildirilir.

Google Formlarının Doldurulması

Google içerik kaldırma amaçlı doldurulan başvuru formu, sürecin en kritik aşamasıdır. Formda; kişisel bilgiler, kaldırılmasını istenen URL’ler, içeriklerin neden kaldırılması gerektiği ve kimlik belgesi gibi bilgiler eksiksiz şekilde sunulmalıdır. Açıklamalar açık, hukuki temelli ve kamu yararına karşı bireysel hakları ön plana çıkaracak şekilde yazılmalıdır. Eksik ya da yetersiz gerekçeler, haklı taleplerin dahi reddedilmesine yol açabilir. Bu nedenle formun dikkatlice doldurulması, gerekiyorsa uzman desteği alınması önemlidir.

Kimlik ve Bağlantı Bilgileri Gerekliliği

Google içerik kaldırma başvurularında, talebin gerçek kişi tarafından yapıldığını doğrulamak için resmî kimlik belgesi (nüfus cüzdanı, pasaport vb.) sunulması zorunludur. Ayrıca, kaldırılması istenen içeriklerin bulunduğu doğru ve tam URL adresleri mutlaka belirtilmelidir. Yanlış, eksik ya da genel bağlantılar verilmesi durumunda başvuru geçersiz sayılır. Bu bilgiler, Google’ın başvuruyu değerlendirmesi ve ilgilisonuçları doğru tespit edebilmesi için kritik öneme sahiptir.

Başvuruda Dikkat Edilecek Noktalar

Başarılı bir içerik kaldırma başvurusu için formun eksiksiz, açık ve hukuki temellere dayanarak doldurulması gerekir. İçeriğin neden kaldırılması gerektiği net şekilde açıklanmalı; özel hayatın gizliliği, kişilik hakları veya güncellik gibi gerekçelere yer verilmelidir. Duygusal ifadelerden kaçınılmalı, objektif bir dil kullanılmalıdır. Ayrıca, ilgili tüm URL’ler doğru girilmeli ve kimlik belgesi okunur şekilde eklenmelidir. Küçük görünen eksikliklerbile başvurunun reddedilmesine neden olabilir.

Talep Gerekçelerinin Hukuki Dayanağa Oturtulması

Google’a yapılan içerik kaldırma başvurularında gerekçelerin, yalnızca kişisel rahatsızlığa değil hukuki temellere dayanması büyük önem taşır. Başvuru, KVKK, GDPR, Anayasa’nın özel hayatın gizliliğiyle ilgili hükümleri veya yargı kararları çerçevesinde gerekçelendirilmelidir. İçeriğin artık kamu yararı taşımadığı, kişinin itibarına zarar verdiği ya da güncelliğini yitirdiği gibi hukuki argümanlar, talebin kabul edilme ihtimalini ciddi şekilde artırır.

İlgili URL’lerin eksiksiz listelenmesi

URL kaldırma talebi doğrultusunda başvurunun değerlendirilebilmesi için, Google arama sonuçlarında yer alan ve kaldırılması istenen tüm URL’lerin eksiksiz ve doğru biçimde başvuru formuna eklenmesi gerekir. Hatalı, eksik veya genel bağlantılar (örneğin sadece site ana sayfası) Google’ın ilgili içeriği tespit edememesine ve başvurunun reddedilmesine yol açar. Bu nedenle, her içerik için tek tek URL paylaşılması ve gerekiyorsa farklı arama terimleriyle çıkan sonuçların da ayrıca belirtilmesi önemlidir.

Başarılı Başvuruların Ortak Özellikleri

Google tarafından kabul edilen içerik kaldırma taleplerinde genellikle bazı ortak noktalar öne çıkar: Eksiksiz doldurulmuş başvuru formu, doğru URL listesi, kimlik belgesi ve en önemlisi, talebin hukuki dayanaklarla desteklenmiş net bir gerekçeye sahip olması. Ayrıca içeriklerin artık güncelliğini yitirmiş olması, kişilik haklarına açık şekilde zarar vermesi veya kamu yararının ortadan kalkmış olması da kabul oranını artıran unsurlar arasındadır. Yapıcı ve tarafsız bir dil kullanımı da başvurunun ciddiyetini gösterir.

Somut Delil ve Belge Sunma

İçerik kaldırma başvurusunun inandırıcılığını artıran en önemli unsurlardan biri, somut delil ve belgelerle başvuruyu desteklemektir. Kişilik haklarına zarar verildiğini, içeriğin yanlış, eski veya hukuka aykırı olduğunu gösteren mahkeme kararları, haber düzeltme talepleri, resmi yazışmalar veya ekran görüntüleri gibi belgeler, başvurunun kabul edilme olasılığını ciddi şekilde yükseltir. Google, yalnızca iddiaya değil, bu iddianın kanıtlanabilirliğine önem verir.

Özel Hayatı Etkileyen İçeriklerin Ağırlığı

Google, içerik kaldırma taleplerini değerlendirirken içeriğin özel hayat gizliliği üzerindeki etkisini dikkate alır. Kişinin mahremiyetini ihlal eden, sağlık durumu, cinsel yaşamı, aile hayatı, kişisel geçmişi veya mağduriyeti gibi hassas bilgiler içeren içerikler, kaldırılma açısından daha yüksek önceliğe sahiptir. Bu tür içeriklerin kamu yararıyla orantısız şekilde kişiye zarar verdiği açıkça ortaya konulursa, başvurunun kabul edilme ihtimali artar.

Reddedilen Başvurulara İtiraz Yolları

Google, içerik kaldırma taleplerini reddettiğinde bu kararı gerekçeli olarak başvuru sahibine bildirir. Reddedilen başvurular için öncelikle gerekçeyi dikkatle inceleyip, eksik veya zayıf noktaları tespit ederek yeni bir başvuru yapılabilir. Bunun dışında, içerik kişinin Türkiye'deki haklarını ihlal ediyorsa, Kişisel Verileri Koruma Kurumu’na (KVKK) şikâyette bulunmak mümkündür. Ayrıca, doğrudan içeriği yayımlayan kişi veya kuruluşa karşı hukuki yollara da başvurulabilir.

Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na Başvuru

Google içerik kaldırma talebiniz reddedilirse veya hiç yanıt alamazsanız, başvurunun bir sonraki adımı Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na (KVKK) şikâyette bulunmaktır. Öncelikle ilgili arama motoruna yazılı olarak başvurulmuş ve 30 gün içinde yanıt alınmamış olması gerekir. Bu sürenin sonunda Kurul’a yapılacak başvuruda, içeriğin neden kişisel verileri ihlal ettiği, özel hayatı nasıl etkilediği ve daha önce yapılan başvuru örnekleri somut biçimde sunulmalıdır. Kurul, başvuruyu inceleyerek içeriğin kaldırılmasına karar verebilir ve bu karar Google açısından bağlayıcı olmasa da, içerik sağlayıcılar ve yerel makamlar nezdinde önemli bir hukuki dayanak oluşturur.

Sulh Ceza Hakimliğine Başvuru

Google arama sonuçlarında yer alan içerikler nedeniyle kişilik haklarınızın ihlal edildiğini düşünüyorsanız, doğrudan Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurarak erişimin engellenmesini talep edebilirsiniz. Bu başvuru, 5651 sayılı Kanun’un 9. maddesi kapsamında yapılır. Hakimlik, içeriğin hukuka aykırı olduğuna kanaat getirirse, ilgili URL’lere erişim engeli getirir. Karar, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) aracılığıyla erişim sağlayıcılara iletilir ve hızlı şekilde uygulanır. Bu yol, özellikle ivedi müdahale gerektiren durumlarda etkili ve bağlayıcı bir hukuki çözümdür.

2025’te İçtihatlar ve Başarı Oranlarındaki Artış

2025 içerik kaldırma başarı oranı, önceki yıllara kıyasla belirgin şekilde artmıştır. Sulh Ceza Hakimlikleri ve Kişisel Verileri Koruma Kurulu, unutulma hakkı başvurularında artık daha net kriterler ve yerleşmiş içtihatlar doğrultusunda karar vermektedir. Özellikle özel hayatı etkileyen, güncelliğini yitirmiş veya kamu yararı taşımayan içeriklerin kaldırılması talepleri daha yüksek oranda kabul görmektedir. Bu gelişmeler, hukuki dayanağı güçlü ve dikkatli hazırlanmış başvuruların başarılı olma şansını 2025’te önemli ölçüde artırmıştır.

KVKK ve AYM Kararlarının Etkisi

Unutulma hakkı konusunda Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) tarafından verilen kararlar, içerik kaldırma taleplerinin değerlendirilmesinde giderek daha belirleyici hale gelmiştir. AYM, özellikle dijital ortamdaki eski içeriklerin özel hayatın gizliliği ve kişilik hakları üzerindeki etkisini vurgulayan kararlarıyla, unutulma hakkını anayasal bir güvenceye oturtmuştur. KVKK da, arama motorlarında çıkan içeriklerin artık kamu yararı taşımaması halinde kişisel verilerin silinmesi yönünde kararlar vermektedir. Bu içtihatlar, 2025 içerik kaldırma başarı oranı üzerinde doğrudan etkili olmuş ve başvurulara güçlü bir hukuki zemin sağlamıştır.

Google’un İçerik Kaldırma Politikasındaki Değişiklikler

2025 itibarıyla Google, içerik kaldırma politikalarında bazı dikkat çekici değişiklikler yapmıştır. Özellikle başvuru değerlendirme süreçlerinde artık daha sistematik ve küresel ölçekte geçerli bir yaklaşım benimsemektedir. Bu da, içerik kaldırma taleplerinin sadece yerel yasalara değil, Google’ın kendi kriterlerine de uygun olmasını zorunlu kılmaktadır.

Artık Google, yalnızca içeriğin hukuka aykırı olup olmadığını değil, aynı zamanda içeriğin güncelliğini, kamusal yarar taşıyıp taşımadığını, kişilik haklarına etkisini ve içerik üretim yöntemini (örneğin spam ya da manipülatif içerik olup olmadığını) da dikkate almaktadır.

Önemli bir değişiklik de şu: Google, bazı bölgelerde içerik kaldırma işlemleri sırasında içeriği yayımlayan yayıncılara artık bildirimde bulunmamaktadır. Bu, başvuru yapan kişi açısından sürecin daha az çatışmalı ilerlemesine katkı sağlayabilir.

Ayrıca, Google’ın içerikleri tamamen silmek yerine bazen sadece arama sonuçlarında görünürlüğünü azaltma ya da indekslememe yolunu tercih ettiği durumlar da artmıştır. Bu da başvuru yapan kişilerin beklentilerini doğru yönetmelerini gerektirir.

Tüm bu değişiklikler, 2025 içerik kaldırma başarı oranı üzerinde doğrudan etkili olmuş; özellikle hukuki temeli sağlam, iyi hazırlanmış başvuruların kabul edilme ihtimali önceki yıllara kıyasla artmıştır.

Şimdi ara