Hakkımızda

Avukat Mehmet Genç

İstanbul Barosu'na kayıtlı olan Avukat Mehmet Genç, mezun olduğu tarihten bu yana avukatlık mesleğini aralıksız olarak sürdürmektedir. İstanbul Barosu bünyesinde kurduğu avukatlık bürosuyla Ceza Hukuku, Miras Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Bilişim Hukuku başta olmak üzere birçok hukuk alanında avukatlık faaliyeti göstermektedir.

Devamını Oku
Menfi Tespit Davası

Menfi Tespit Davası Nedir?

Davalının var olduğunu iddia ettiği bir hakkın ya da hukuki ilişkinin mevcut olmadığının, var olmadığının tespiti için açılan davadır. Tespit davası olumlu (müspet) ve olumsuz (menfi) tespit davası olarak ikiye ayrılır.

Gerçekte var olmayan bir borç ya da geçerliliği bulunmayan bir hukukî ilişki sebebiyle icra takibine maruz kalması muhtemel olan veya icra takibine maruz kalan bir kimsenin yani iddiaya göre borçlunun gerçekte borçlu olmadığının ispat edilmesi için açılan dava menfi tespit davasıdır.

Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar

Menfi tespit davalarının açılması için hukuki yarar bulunması şarttır.

6100 sayılı HMK’nın 114/1-h düzenlemesi ile davacının, açtığı davada ‘hukuki yarar’ının bulunması dava şartı olarak belirlemiştir. Bu düzenlemenin amacı ise; mahkemeye başvurulmasında hali hazırda korumaya değer bir yararın bulunması gerektiği düşüncesidir.

Hukuki yarar olgusunun tespit süreci geniş bir hukuki değerlendirmeyi gerektirir. Özetle tespit davasının açılması kişinin borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararın bulunmasına bağlıdır.

Menfi Tespit Davasında İspat Yükü

Menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü davalı alacaklıdadır. Ancak menfi tespit davasını açan davacının yani iddiaya göre borçlunun davalının mevcut olduğunu iddia ettiği hukuki ilişkinin hiç doğmadığını değil de doğduğunu fakat bu hukuki ilişkinin başka bir nedenle geçersiz olduğunu ve sona erdiğini ileri sürmesi durumunda ispat yükü davacıya düşmektedir.

Menfi Tespit Davası Nasıl Açılır?

Menfi tespit davası var olduğu iddia edilen hukuki ilişkinin mevcut olmadığının tespit edilmesi için açılan davadır. Bu davanın açılması için davacının davayı açmakta hukuki yararı bulunması gerekir. Dava açılabilmesi için bazı durumlarda mahkeme belirli bir miktar tazminatın gösterilmesini isteyebilir. Davanın açılması somut olayın gereklerine göre farklılık gösterecektir. Örneğin duruma göre ihtiyati tedbir talebi gerekebilir.

Dava sürecinde alanında uzman avukatların eşliği önem taşır. Zira bu süreçte hesaplama, talep gibi eksikliklerin sonucu ciddi hak kayıplarına yol açabilir.

Dava icra takibinden önce ya da sonra açılabilmektedir. Ancak takipten önce açılan menfi tespit davası, takip yapılmasına engel olmadığı gibi, başlayan takibi de kendiliğinden durdurmaz.

Borçlu, alacağın %15’inden az olmayan bir teminat yatırarak takibin durdurulması için mahkemeye talepte bulunabilir. İhtiyati tedbir talep edilir.

Dava icra takibinden sonra açılacak olursa ihtiyatı tedbir yoluyla takibin durdurulması mümkün değildir.

Menfi Tespit Davasını Kim Açabilir?

Menfi tespit davası borçlunun borcu ödemeden önceki süreçte borcunun olmadığının tespiti için açtığı davadır. Davayı açacak olan kişi davayı açmakta hukuki yararı bulunan borçlu olduğu iddia edilen kişidir.

Menfi Tespit Davası Kime Açılır?

Menfi tespit davası borçlu olduğu iddia edilen kişi tarafından alacaklı olduğu iddia edilen kişiye karşı açılır.

İstirdat Davası Nedir?

Borçlu borcu ödedikten sonra, menfi tespit davası açamaz. Zira borçlunun bu davayı açmada herhangi bir hukuki yararı yoktur. Fakat ödenmiş olan paranın geri verilmesini isteyebilir. Takip sonuçlandıktan sonra veznedeki para alacaklıya ödenmemişse,  bu aşamada borçlu ancak istirdat davası açarak ödenen paranın kendisine geri verilmesini isteyebilir.

İstirdat davasının açılması için birtakım şartlar bulunur. Bunlar:

  1. Borç Olmayan Bir Paranın Ödenmiş Olması
  2. Paranın İcra Takibi esnasında ödenmiş olması
  3. Paranın cebrî icra tehdidi altında ödenmesi
  4. Davanın Bir Yıl İçinde Açılmış Olması. Bu süre hak düşürücü süredir.

İcra İnkâr Tazminatı Nedir?

İcra inkâr tazminatı, borçlunun icra takibine itirazda bulunması ve bu itirazın sonucunda alacaklının haklılığına karar verilmesi halinde varlığından söz edilebilir. Bu itibarla borçlunun haksız yere yapmış olduğu itiraza karşılık icra inkâr tazminatı talep edilebilir.

Menfi Tespit Davası Zamanaşımı

Menfi tespit davası için kanunda zamanaşımı ya da hak düşürücü süre öngörülmemiştir. Fakat dava konusu hukuki ilişkiye dayanıyor ise o ilişkinin tabi olduğu zamanaşımı süresi menfi tespit davasının zamanaşımı süresi haline gelir.

Menfi Tespit Davası Arabuluculuğa Tabi Midir?

Menfi tespit davaları ticari dava niteliğindedir. Arabulucuya başvuru zorunluluğu yoktur. Çünkü menfi tespit davalarında, alacağın tahsili talebi bulunmamaktadır.

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin, Bölge Adliye Mahkemesinin uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin kararında:

Ticaret mahkemelerinin görev alanına giren menfi tespit davalarında arabuluculuğa başvurunun dava şartı olup olmadığı konusundaki çelişki giderilerek,

Kanun maddesinin metni ve gerekçesi bu kadar açık ve net olup zorlamayla da olsa genişletici bir yorum yapılmasına elverişli değildir. Böyle bir yaklaşım, özel bir dava şartı olan arabuluculuğa başvuru halini genel bir dava şartı haline getirecektir. HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez.

Buna göre arabulucuya başvurunun dava şartı olmadığına, uyuşmazlığın bu şekilde giderilmesine karar verilmiştir.

Şimdi ara